Angelina Nur için, kraliçelik de dahil, "her şey mümkün!"

Angelina 2 (1).jpg

NSW Türk toplumundan Angelina Masal Nur Ayo, Ms Australia Lagecay International yarışmasında "People Choise 2025" ödülünün sahibi oldu.

Sydney’de yaşayan Angelina Masal Nur Ayo, geçtiğimiz haftalarda Ms Australia International Legacy adındaki güzellik yarışmasında, Halk Oylaması Kraliçesi seçildi! Angelina Masal Nur, “her şey mümkün” sloganıyla katıldığı yarışmanın ardından, kendisini 50 yaşından sonra podyumlara taşıyan hikayesini SBS Türkçe’yle paylaştı…


Sydney’de yaşayan Angelina Masal Nur Ayo, hayat hikayesiyle "istedikten sonra şu hayatta her şey mümkün" deyişinin canlı kanıtı gibi.

Yazdığı “Kaçış:Her Şey Mümkün” ve "Barış: Her şey Mümkün” adlarındaki iki kitapla kadınlara kafaya koyduktan sonra her şeyi başarabileceklerini hatırlatmak isteyen Ayo, son olarak, 50 yaşından sonra bir güzellik yarışmasına katılıp kraliçe olmanın da mümkün olduğunu gösterdi.

>> Angelina: SPS Audio advertisinden

destekleniyor.

>> Speaker B: SPS

2J listeners.

Bugün Angelina Masal Nur Ayo ile

birlikteyiz. Sydney'de yaşayan Angelina

Hanım geçtiğimiz haftalarda Miss

Australia International Legacy adındaki

bir güzellik yarışmasında halk oynaması

kraliçesi seçildi.

Angelina Masal Nur her şey

mümkün sloganıyla katıldığı yarışmanın

ardından kendisini 50 yaşından

sonra podyumlara taşıyan hikayesini

SBS Türkçe ile paylaştı.

Angelina Hanım SPS Türkçe yayınımıza hoş

geldiniz.

>> Angelina: Hoş buldum efendim. Çok teşekkür ederim beni konuk

ettiğiniz için.

>> Speaker B: Rica ederiz. Öncelikle çok tebrik ediyoruz

sizi. International Legacy

güzellik yarışmasında halkın seçimi

dalında ödül aldınız. Podyuma

çıktınız. Kraliçe bandını ve

tacını taktınız. Yani gönüllerin kraliçesi

aslında siz oldunuz. Peki nedir bu

yarışma ve siz aslında bir güzellik

yarışmasına mı katıldınız? Nedir bu olay?

>> Angelina: Aslında isminden de anlaşılacağı

gibi Miss Legacy

International, yani

Legacy, miras.

Yarışmanın özünde

dünyaya ne miras bırakıyoruz?

Yapmak istediğimiz, başarmak istediğimiz nedir? Yani

tabii ki bu arada sahnedeki kendime

güvenim, yürüyüşüm, konuşum,

duruşum, bunların hepsini dikkate alıyorlar. Ama

özünde Miras olarak ne

bırakıyoruz bu dünyaya? Nasıl,

topluma nasıl bir katkı oluyoruz?

>> Speaker B: Peki kaç kişi katıldı bu yarışmaya?

>> Angelina: Zaten 25-30 kişi vardı yarışmada.

>> Speaker B: 25-30 kişi, finale kalanları

oldu?

>> Angelina: Şimdi Miss Australia Legacy International var,

Missis var, Miss Teen var,

Preteen var, bir de halk seçeni

var. En az 5 tane

daha karşılan bayan oldu.

>> Speaker B: Siz de podyuma çıktınız, tacınızı

taktınız. Peki belli bir

yaştan sonra böyle bir yarışmaya katılmaya

nasıl cesaret ettiğinizi soruyorlar mı

size? Yani böyle oyun yargılarıyla karşılaşıyor

musunuz acaba?

>> Angelina: Ay canım benim, ne güzel sordun. Çok çok teşekkür ederim.

Aslında evet, karşılaşıyorum. Çok

yargılayan insanlar da oluyor. İşte orada genç kızlar

vardı. Ondan çok daha genç kızlar vardı. Daha güzel

kızlar vardı. Niye onlar kazanmadı diye.

Eleştirenler oluyor. Ama ben de diyorum

ki, ben en azından podyuma çıktım. Ellimden

sonra. Sen ne yaptın? Yani şu oturduğu

yerden hiçbir şey yapmayıp sürekli eleştiri yapan

insanlar var ya, hani bence uzanamadığı ciğere

bunlar diyenler onlar. Ya orada çok daha

genç, çok daha güzel kadınlar vardı. Niye işte

Angelina aldı tacı diyenler de oldu.

>> Speaker B: Sosyal medyadan mı?

>> Angelina: Evet, evet. Sosyal medyadan, Instagram'dan.

>> Speaker B: Peki Angelina Hanım, sizi podiuma taşıyan

hikayenizi biraz geriye sarabilir

miyiz? Mesela Avustralya'ya ilk geldiğiniz

yıllara dönelim. Siz tek yön bir bilet

alıp Sydney'e kaçtım diye anlatıyorsunuz.

Neden kaçıyordunuz?

>> Angelina: Evet, tek yönlü bir biletle dönüşü

olmayan tek yönlü bir biletle.

Taştım tek bir Allah'ın kulunu tanımadan, nereye

gideceğim, kimde kalacağım, ne yapacağım hiçbir

şey bilmeden. Yani böyle gözlerim

kapalı. Hani İngilizce'de leap of faith

diyorlar. O şekilde geldim

buraya. Aslında ben Türkiye'deyken

teksil piyasasındaydım. Amerika'ya da

gidebilirdim, İngiltere'ye de gidebilirdim. Ben ama ben Avustralya'yı

seçtim. Neden Avustralya'yı seçtim? O birinci

kitabım Her Şey Mümkün Kaçış'ın içinde var. Şimdi

çok da fazla tatiya vermek istemiyorum

dinleyicilerimizi. Kitabımı

zaten arama motoruna koyarlarsa Her

Şey Mümkün Kaçış diye direkt bütün kitap yurdu,

kitap kurdu, dnr hepsinin sayfasında çıkacak

görecekler. Oradan satın alıp

okuyabilirler.

>> Speaker B: Kitap Türkiye'de basıldı, öyle mi?

>> Angelina: Harç Papisi Türkiye'de basıldı ama bu arada

ben İngilizcesini ve Türkçesini ve de

Çincesini Amazon'da da

yayınladım. Hatta ve hatta

gururla söyleyebilirim, inşallah

bütün Türkler de bundan gurur duyabilir çünkü sonuçta

benim doğum yerim Türkiye. Hem

Türk hem de Avustralyalı vatandaşım. Sadece

1 değil, 3 değil, 5 değil, 10 farklı

kategoride en çok satanlar listesine

girdi. Anything Possible Escape

olarak. E-book olarak yani böyle

elini almak istemeyen, telefonda okumak isteyenler

o şekilde de. kitabıma

ulaşabilirler. Yani Çincesi bile yapıldı

düşünebiliyor musunuz?

>> Speaker B: Peki hangi sene Avustralya'ya

göç ettiniz bu bileti alıp Türkiye'den çıkıp buraya

geldiniz?

>> Angelina: 16 Şubat

1998'de tek

yönlü bir biletle kaçarak geldim.

Türkiye'de ailemin

durumu, varlıklı bir aileden geliyorum.

Babam müteahhitti. Onlar iyiydi. İşte ben

kendim tekstil piyasasında çok iyi bir kariyer yapmıştım. 10

yıldır tekstil piyasasındayım. İşte şirket arabası,

şirket evi, bilmem nesi falan filan. Yani ben yokluktan

varlığa kaçmadım. Ben tam tersi varlığı elimin

tersiyle itip arkamda bırakıp buraya gelip

kendi hayatlarımın üzerinde durmaya çalıştım. Ve

çok şükür küllerimden doğdum yeniden yeniden.

>> Speaker C: No one does Open Day like Victoria

University. Discover award-winning ways of

learning, hands-on demos, and career hacks. Doors

open 17th of August at Footscray Park and

24th of August at BU City Tower. Don't

miss it. Register now.

SBS, Avustralya'nın en güvenilir multilingual

broadcasterıdır. Deneyeceklerimiz saygılı, çok ilgili

ve çoğunlukla lokal şirketlerine saygı duyuyor.

Tüm büyüklere sahip olan şirketlere satış paketleri

öneriyoruz.

Deneyeceklerimiz saygı duyuyor. Deneyeceklerimiz

saygı duyuyor. Deneyeceklerimiz saygı duyuyor. Deneyeceklerimiz saygı duyuyor. Deneyeceklerimiz saygı duyuyor.

>> Angelina: Deneyeceklerimiz saygı duyuyor.

>> Speaker C: Deneyeceklerimiz saygı duyuyor. Deneyeceklerimiz saygı duyuyor. Deneyeceklerimiz

saygı duyuyor. Deneyeceklerimiz saygı

duyuyor. Deneyeceklerimiz

saygı duyuyor.

>> Speaker B: Peki ama bize birazcık böyle daha ipucu verir

misiniz? Yani orada evli miydiniz mesela?

>> Angelina: Evliydim, evet. Aslında kaçtığım

kocamdı en başta. Ama

ailem de vardı işin içinde. Maalesef

onlar yapabileceğinin en iyisini yaptılar.

Eğitim, öğretim, gelenek göreneklere göre

kendi çaplarında bildiklerinin en iyisini yaptılar. Ama

maalesef şöyle bir gerçek var. Türk

toplumunda aileler kız çocuklarına

sahip çıkmıyorlar. Hani diyorlar ki

kocanın evine gittin mi buraya senin

kefenin ancak geri gelebilir.

>> Speaker B: Ayrılamazsın diyorlar değil mi?

>> Angelina: Yani kalabalıkta kendimi yalnız hissetmek

yerine hani ailemiz, sülalemiz çok geniş.

Karadenizliyiz sonuçta. Ama o

kalabalıkta beni anlayan, beni dinleyen bir kişiyi

bulamayınca ben de dedim ki o zaman ben

somut yalnızlığımı yaşarım. Hani fiziksel yalnız olurum

astroloji daha iyi.

>> Speaker B: Peki boşanarak mı geldiniz?

>> Angelina: Yok, boşanmadan kaçtım geldim.

>> Speaker B: Bayağı kaçtınız siz.

>> Angelina: Bayağı kaçtım geldim. Şimdi benim

kocam biraz değil, bayağı bir

narsistti galiba. Ben onu o zamanlar fark etmedim ama şimdi

dönüp baktığımda fark ediyorum. Çünkü bu adam

Love Bombing'de çok güzel yapıyor. Atıyorum

benim arkamdan Avustralya'ya gelmiş, işte

Bondi'de dağlara taşlara bana geri dön diye

yazmış, helikopter kiralayıp havadan

işte kağıtlar atmış bana geri

dön falan filan felsefeker. Bunların hiçbirini

Türk kafasıyla düşündüğü için Türkiye'deki

kurallarda o kadar sıkı değil. Tabii

buradaki polisler onu paketleyip geri göndermişler. Hiçbir şey

izinsiz yaptığı için.

>> Speaker B: Hikayenizi yazdığınız kitabınızda

anlatıyorsunuz. İlk kitabınız Her Şey

Mümkün Kaçış. Sonra da

Barış.

>> Angelina: İkincik de Her Şey Mümkün Barış, evet.

>> Speaker B: Her şey mümkün barış. Her şey mümkün

barışta da bugüne kadar

yapabildiklerinizi, kendinizi yeniden

inşa etmenizi mi anlatıyorsunuz?

>> Angelina: Şimdi ilk kitabımda Türkiye'den neden

nasıl kaçtığımı anlatıyorum. Bunun arkasındaki

psikolojiyi anlatıyorum. İlk kitabım

Gümrük'te bitiyor. Orada kadın beni sorguluyor ya

ben ticari vizeyle gelmişim ama hiç

ticari bir kadına benzemiyorum. Çünkü ben bir valizim

bile yoktu. O kitabın kapağındaki küçücük el

çantası var, içinde bir pasaportum, bir cüzdanım var.

Başka da hiçbir şeyim yok. Yani yedek bidon bile yok yanımda,

çorap bile yok yanımda. Çünkü kocam benim

valizimi gelip çaldı. Ben arkadaşımın evine

sığınmıştım. Ben yokken geldi, annesini

ikna etti. Benim valizimi aldı, zannetti ki ben

valizsiz hiçbir yere gidemeyeceğim. Ben iki çaput mu beni

durduracak ya? No way! Valizim

yok. Gelmişim Avustralya'nın gümbürlüğüne. Tabii ki şüphe

uyandırıyorum doğal olarak. Kadın diyor ki, nerede

kalacaksınız? Otelde. Hangi otel bilmiyorum.

Niye tek yön geldiniz? Ben

işte görüşmelerim ne kadar süreceğini bilmiyorum.

>> Speaker B: Onun için... İyi girmişsiniz o zaman. Şimdi olsa

mümkün değil herhalde.

>> Angelina: İşte o yüzden ben diyorum ki her şey

mümkün. Mucizelere inanın. Onun için her şey

mümkün diyorum. Bu sebeple benim ana başlığım

her şey mümkün. Bu mesajı vermek istiyorum. Yeter ki

siz kendinize inandıktan sonra, mücadeleyi

bırakmadıktan sonra, pes etmedikten sonra

her şeyi başarabilirsiniz. İstediğiniz ama

her şeyi.

>> Speaker B: Bu Barış kitabınızda ise kadınlara

farkındalık yaratmak için mi bunları anlatıyorsunuz?

>> Angelina: İkinci, Barış kitabında buraya

vardıktan, gümrüğü geçtikten sonra başıma gelenleri

anlatıyorum.

>> Speaker B: Evet.

>> Angelina: Oradaki mücadelemi anlatıyorum. Yani hiç kimseyi

tanımadığım, hiç kimseyi bilmediğim, 20'lerimdeki bir genç kız

neler yaptı, nasıl ayakta kaldı. Bir sürü

işlere girdim çıktım, sponsorlar

aradım, buldum bulamadım. O sponsorlar bana

neler yaptı, neler yapmadı. Onların hepsi

bu ikinci kitabım.

>> Speaker B: Peki son olarak

miras diyoruz. Sizin mirasınız

nedir o halde? Ne bırakacaksınız bu

dünyaya? Mesela bu sizin yaşadığınız

durumda olan kadınları uyandırmak mı

istiyorsunuz? Sizin mirasınız bu mu?

>> Angelina: Kesinlikle. Kesinlikle. Ben

şimdi ben ses olmak istiyorum. Şimdi

bir zamanlar ben 20'lerimdeyken ben sadece

kaçmayı becerebildim. Sesimi çıkarmayı beceremedim.

Ama şu anda ben güçlü bir pozisyondayım. Ben

sesimi çıkarabilirim. Sesini çıkaramayan

kadınlara ses olabilirim. Onlar benimle

iletişime geçip ben ön safhalarda

savaşabilirim. Çünkü artık o güç bende

var. Ama maalesef dediğiniz gibi benim yaşadığım şeyleri

yaşayıp şu anda sesini çıkaramayan, hiçbir şey yapamayan o

kısır dördünde kalan birçok kadın olabilir.

Onlara yalnız olmadıkları mesajını vermek

de istiyorum. Yani bir tek onların başına

gelmiyor bu. Birçok insan var aynı durumda ve sadece

Türklerde değil, bütün dünyada, bütün dünya

kadınlarının farklı din, farklı kültür olsa da

yani narsist her yerde narsist,

geleneksel insan her yerde geleneksel, ne

bileyim tutucular her yerde tutucu ve bunun

cemeresini hep kadınlar ödüyor.

>> Speaker B: Angelina Hanım, yayınımıza katıldığınız için teşekkür

ediyoruz. Yeni projelerinizde yeniden haberleşmek

üzere o halde.

>> Angelina: Çok çok çok teşekkür ediyorum. Sağ ol, var

ol. Çok memnun oldum beni konuk ettiğiniz için. İnşallah

tekrar görüşürüz, konuşuruz.

Beğen, paylaş, yorumla. Facebook'ta

SBS Türkçe'yi takip

edin.

END OF TRANSCRIPT

Share
Follow SBS Turkish

Download our apps
SBS Audio
SBS On Demand

Listen to our podcasts
Independent news and stories connecting you to life in Australia and Turkish-speaking Australians.
Understand the quirky parts of Aussie life.
Get the latest with our exclusive in-language podcasts on your favourite podcast apps.

Watch on SBS
Turkish News

Turkish News

Watch in onDemand