2015 yılında, Çanakkale Savaşlarının yüzüncü yıldönümü dolayısıyla oldukça yoğun araştırmalar yapılıyordu.
Erdal Kabatepe, savaş günlükleri ve mektuplarını araştıran bir grup akademisyenin, Avustralya Savaş Müzesi’nde (AWM) meçhul bir Türk subayına ait bir günlük bulduklarını öğrenince, ilgisini çekti. Büyükbabası Çanakkale’de ölen Kabatepe’nin içini kemiren merak, tekrar canlanmıştı.
Acaba bu günlük büyükbabası Binbaşı Ali Faik Bey’in kayıp günlüğü olabilir miydi?
Öne çıkanlar
- Erdal Kabatepe, 2015 yılında dedesinin kayıp günlüğünün çevirisinin Avustralya’da olduğunu belirledi.
- Kabatepe o zamandan bu yana günlüğün olabileceği Avustralyalı kurumlara yazarak günlüğün onlarda olup olmadığını sordu.
- Kabatepe, Binbaşı Ali Faik Bey’e ait günlüğü bulup sergilemek istiyor.
- Bir grup sıradan Avustralyalı ise, 2005 yılında günlüğün bir başka çevirisini bulup Türkiye’de askeri tarih uzmanı ile temasa geçip günlüğün Ali Faik Bey’a ait olduğunu belirledi.
Katıldığı Balkan Savaşında ilk günden, cephede bulunduğu son güne kadar ayrıntılı bir şekilde günlük tutan Binbaşı Ali Faik’in, Çanakkale’de de günlük tutmaması mümkün değildi.
Ama günlük orada yoktu...
Kabatepe, aldığı haberin izini sürerek Avustralya Savaş Müzesi’ndeki günlüğe internet üzerinden ulaştı ve görür görmez, “bu benim büyükbabamın günlüğü,” diye düşündü. İngilizceye tercüme edilip 5 sayfa olarak özeti yayınlanan günlüğün başındaki açıklamada, günlüğün cephede ölü bulunan 33. Alay 1. Tabur Komutanının cenazesinden alındığı yazılıydı. Yani Kabatepe’nin büyükbabasından.
Binbaşı Ali Faik, taburuyla birlikte savaş alanına Anzakların 25 Nisan 1915’de başlattığı çıkarmadan bir gün sonra, 26 Nisan’da ulaştı. Ulaşır ulaşmaz da, kardeşi Teğmen Mehmet Fevzi’nin bir gün önce, aldığı 12 kurşun yarasıyla hayatını kaybettiği haberini aldı.

Erdal Kabatepe 2105 yılında büyükbabasının portresi önünde Remembering Gallipoli Sergsi'nde yer aldı. Source: Mine Konakcı
Üç gün sonra, 29 Nisan 1915 günü, 33. Alay Komutanı ve aynı zamanda arkadaşı olan Ahmet Şevki Bey’in de, kardeşi gibi cephede hayatını kaybetmesiyle, vekaleten 33. Alay komutanlığına atandı.
Atamanın ertesi sabahı erken saatlerde, Kabatepe’de alnına isabet eden mermiyle Ali Faik Bey de hayatını kaybetti.
Erdal Kabatepe SBS’e, “Kabatepe ailesi, Çanakkale savaşlarında iki subay kardeşi şehit veren tek ailedir. Anneleri Safiye hanım, cephede iki oğlunu da kaybettiğini öğrenince felç oldu ve bir daha yürüyemedi,” dedi.

Erdal Kabatepe Gelibolu Tarihi Alan'da. Source: Supplied
AWM kayıtları beş sayfalık günlük özetinin AWM’ye Sydneyli gazeteci ve besteci May Summerbelle tarafından 1931 yılında bağışlandığını gösteriyor.
Summerbelle, Anzak askerlerinin 25 Nisan günü Anzak Koyu’na çıkan ilk dalgasının, çıkarma sırasında söylediği ünlü ‘So Long’ marşının da bestecisi.
Kayıtlara göre May Summerbelle, AWM’ye bağışladığı günlüğün aslının kimde olduğunu hatırlamadığını söylüyor, ama 1915 yılında günlüğün özetini yayınlayan bir gazetede, günlüğün Summerbelle’e Gelibolu’da Anzak askeri olan mühendis kardeşi Sapper W R Summerbelle tarafından gönderildiği kaydediliyor.
AWM kayıtlarına göre günlük Binbaşı Ali Faik’in naaşından alındığında, içindeki bilgiler üç hafta öncesinin bilgileriydi. Buradan, 30 Nisan’da ölen binbaşının cenazesinin, ölülerin gömülmesi için ilan edilen 20 Mayıs Ateşkesi sırasında Anzak cenazelerini toplamakla görevli Anzak askerleri tarafından bulunarak günlüğün alındığı sonucu çıkarılabilir.

Efrdal Kabatepe büyükbabası için açtığı sergide. Source: Supplied
1915 Ağustos ayında yayınlanan bir Avustralya gazetesi, İttifak Kuvvetleri Komutanı General Birdwood’un emri ile, düşmanın içinde bulunduğu duruma ilişkin bir izlenim vermesi bakımından, günlüğün önemli bölümlerinin çevirisinin yayınlanmasına 3 Haziran günü karar verildiğini kaydediyor.
Günlüğün tamamı olduğuna inanılan ve 41’inci sayfasından itibaren 16 sayfalık bir çevirisi, AWM arşivlerinde yer alan bu Birinci Dünya Savaşı İstihbarat Raporu içinde bulunuyor.
Yıl 2005: Sıradan Avustralyalılar, Binbaşı Faik’in izini sürdü
Avustralyalı sıradan insanların gayretiyle, aslında Binbaşı Ali Faik’in kimliği 2005 yılında tesbit edildi.
Erdal Kabatepe, büyükbabasının günlüğünün özetini bulmadan 10 yıl önce, 2005 yılında Victoria’da, Corryong yakınlarında Murray Nehri’nin kıyısında yaşayan Kim Winter, Gelibolu dahil çeşitli cephelerde bulunmuş bir Anzak askerinin ailesinden, askerin dönüşte yanında getirdiği, ve Avustralya’da topladığı belgeleri ödünç aldı.
William McGrath, 1914 yılında askere yazılmadan önce memur olarak çalışan bir Victorialıydı. Dosyalamadan, arşivlemeden anlıyordu. Anzaklar Gelibolu sahiline çıktığında, 8’inci Anzak Süvari Alayı’nda bir komutanın yaveriydi. Görevi gereği, cephede her türlü belgeye erişimi vardı.

Kim Winter ve Bill Sellars Source: Supplied
McGrath, bu belgelerin bir bölümünü kendine sakladı.
Bugün, ‘McGrath Koleksiyonu’ olarak bilinen bu belgeler, Avustralya askeri tarihçileri arasında ‘hazine’ olarak değerlendiriliyor.
Kim Winter, belgeler arasında, ‘33. Alay 1. Tabur Komutanı ölü Türk Subayından alındığı’ notuyla büyükçe bir kağıda, İngilizce olarak kurşun kalemle, arkalı-önlü yazılı ve oldukça eski günlüğün özetini buldu.
Kısa sürede internette bulduğu Birinci Dünya Savaşı forumunda, bu Türk askerinin kim olabileceğini tartışan bir grup oluşmuştu bile.
Grubun üyelerinden, kendi dedesi de Gelibolu’da savaşmış olan Jeff Pickerd, belgeleri incelemek için Kim Winter’in yaşadığı yere gitti ve orada iki gün geçirdi.
Meçhul Türk subayının tercüme edilmiş günlüğünün resmini çekti.
Pickert, 1995 yılından bu yana Gelibolu’da Anzak Koyu’na yakın bir yerde yaşayan Avustralyalı gazeteci Bill Sellars ile bağlantıya geçip günlüğün sahibini bulmalarına yardımcı olmasını istedi. Sellars, Türkiye’nin önde gelen askeri tarihçilerinden Şahin Aldoğan’a sordu. Sellar, SBS’e, “Çanakkale savaşı’nın Osmanlı tarafını o kadar iyi bilmiyorum. Ben tarafları bir araya getirip günlüğün sahibinin ortaya çıkmasına yardımcı olmak istedim,” dedi.

Erdal Kabatepe'nin dedesi hakkında yazdığı kitap ve Fiona Boers'deki günlük tercümesi. Source: Collage
Şahin Aldoğan, günlüğün Binbaşı Ali Faik’e ait olduğunu kısa sürede çözdü.
‘McGrath Koleksiyonu’, Wiiliam McGrath’ın torunu Fiona Boers tarafından muhafaza ediliyor. SBS’e konuşan Boers, “Günlüğün farkına 10 yıl kadar önce vardık. Büyükbabamın bunu nereden edindiği konusunda hiç bir fikrimiz yok. Hatıralarını ve elindeki belgeleri hiç bir zaman yayınlamadı. ‘Ölen askerlerin üzerinden para kazanamam’ derdi. Pek çok Anzak gibi savaşı anlatmazdı. Bu günlüğe nasıl ulaştı bilmiyoruz. Ama yazı, büyükbabamın el yazısı. Görevi sırasında bir aşamada ona biri günlüğü çevirmiş olmalı,” dedi.

Şahin Aldoğan Source: SBS
Erdal Kabatepe, günlüğün ingilizce özetinin Avustralya’da ortaya çıkması üzerine AWM ve Avustralya Ulusal Arşivleri dahil çeşitli kurumlara başvurarak günlüğün aslını sordu.
Çabaları bir sonuç getirmedi.
Kabatepe, “büyükbabamın günlüğünün Avustralya’da olduğundan eminim, bir gün ortaya çıkacağına inanıyorum,” diyor.
Dünya Bankası ve Birleşmiş Milletler eski danışmanı Erdal Kabatepe, 2020 yılında Gelibolu tarihi alanındaki Çanakkale Destanı Müzesi’nde, Ali Faik bey’in eşyaları ve belgelerinden oluşan bir sergi de açtı. Kabatepe, 10 yıl süreyle açık kalacak sergide büyükbabasının günlüğünün bu sergide yer almasını istediğini kaydetti. “Ailemiz, Kabatepe soyadını Binbaşı Ali Faik Bey’in şehit düştüğü yerden alır. Büyükbabamın belgelerinde elimde olmayan, tek eksik bu günlüktür. Günlük, ister Türkiye’de, ister Avustralya’da olsun, bir kişi veya kurumda saklı kalmasını istemem,” diye de ekledi.
AWM, SBS'e yaptığı açıklamada, günlüğün aslının Avustralya'ya geldiğine dair bir kanıt olmadığını kaydetti.
Erdal Kabatepe, Türk-Avustralyalı sanatçı Mine Konakcı’nın 2015 yılında açtığı Remembering Gallipoli sergisinde de, Binbaşı Ali Faik Bey portresiyle birlikte yer aldı.








