Başbakan Scott Morrison, önce aşının halkın büyük çoğunluğu için zorunlu olacağını söyledi sonra isteğe bağlı olacağını belirtti. Aşının etkili olabilmesi için nüfusun yüzde 95’inin olması gerektiğini belirten Morrison, yine de isteyenin aşı olacağını söyledi.
ABC uzmanlara sordu ve onlar da aşının bazı etik sorunlara yol açacağını söylüyor. Yüz maskesi kullanmayı reddedenler olduğu gibi aşıyı olmak istemeyenler olacağına da kesin gözüyle bakılıyor. Ancak aşının etkili olabilmesi için nüfusun çoğunun olması gerekiyor. Toplum bağışıklığı, ıoğunluğun aşı olup aı olamayan azıonlığı koruması üzerinden işliyor.
Bir de Rusya’nın tüm test aşamalarından geçmeden kullanmaya başlayacağını açıkladığı aşı da ilave bir endişe kaynağı. Rus aşısında her hangi bir sıkıntı olursa, gerçek aşı çıkınca olmak istemeyenlerin sayısında artış olabileceğinden korkuluyor.
Hükümetin aşı olmayı zorunlu hale getirmek için atabileceği bazı adımlar var.
Swinburn Üniversitesi Hukuk Fakültesi’nin Bölüm Başkanı Mirko Bagaric, devletin yasalara göre vatandaşlara gerekli gördüğü her tür önlemi zorla yaptırabilme hakkı olduğunu söyledi. COVID-19 yüzünden vatandaşların bazı hak ve özgürlüklerinin sınırlandığının altını çizdi.
Ancak devletin bu tür bir zorlama yapmasının beklenmediğini söyledi.
Bir de, şimdiye kadar alınan COVID-19 tedbirleri, örneğin yüz maskesi, sokağa çıkma yasağı, sosyal mesafe kurallarının doğrudan deriyi delen bir aşama içermediğini söylüyor.
Zorunlu aşının insanların vücuduna şimdiye kadar görülmeyen doğrudan bir müdahale olduğunu söylüyor.
Ancak Bagaric hükümetin yine de aşıyı zorunlu hale getirecek önlemler alması gerektiğini düşünüyor.
Bebek ve çocuklarda zorunlu kılınan aşıyı örnek gösteriyor. Gerekli aşıları olmayan çocukların ailelerine sosyal ödemeler yapılmıyor ve bazı eyaletlerde kreşler ve okullar aşı olmamış çocukları kabul etmiyor.
Alternatifler de var. Aşı olanlara "bağışıklık pasaportu" adı verilen bir belge verilebileceği belritiliyor. Kamu güvenliği için aşı olmayanların restoranlara gidemeyeceği, yurt dışına çıkamayacağı bir sistem geliştirilebilir.
Kim aşı olmalı?
COVID-19’un ne kadar bulaıcı ve öldürücü olduğu göz önüne alınırsa, aşı geliştirilince aşı olmak istemeyenlerin çok küçük bir azınlıkta olacağı bir gerçek. Aşı olmak isteyenler sıraya girecek.
Ancak önce kim bu aşıyı olmalı ? Bu da önemli bir etik soru.
Grattan Enstitüsü’nden sağlık ekonomisti Stephen Duckett, önce sağlık çalışanlarının olması gerektiğini düşünüyor. Sonra da bağışıklık sistemi zayıf olan ve COVID-19’a karşı büyük risk altındaki gençlerin olmasını öneriyor.
Bu tür soruların açıkça sorulması gerektiğini ve cevaplarının Avustralya’nın nasıl bir toplum olduğunu göstereceğini söylüyor.
Konut eşitsizlikleri bazı grupların COVID-19 riskini yükseltiyor. Örneğin, Melbourne’daki toplu konutlardaki salgını hatırlayın. Ayrıca işini kaybeden yüzbinler bazı ekonomik tedbirler alıyor. Kalabalık ortamlarda yaşayanların sayısı arttı.
Duckett’a göre, sosyal konutlarda kalanlar da öncelikli olmalı.
