Mülteci ve göçmen kökenli gençler üzerinde yapılan ilk ulusal anket, bu gençlerin ayrımcılık ve nesiller arası anlaşmazlık dahil olmak üzere birçok zorlukla karşı karşıya kaldığını ortaya çıkardı. Ancak anket aynı zamanda Avustralya toplumunun bir parçası olarak hissettiklerini gösteriyor.
Melbourne Üniversitesi tarafından 2017’de gerçekleştirilen çalışma, Avustralya çapında 15 ile 25 yaş arası 1,900 kişi üzerinde yapıldı.
Çok Kültürlü Avustralya Gençliği Nüfus Sayımı (My Australia Census) adlı anket, mülteci ve göçmen kökenli gençler üzerinde yapılan ilk araştırma.
Çalışmayı yürütenlerden Rimi Khan, çok kültürlü gençliğe ulaşmak isteyen siyasiler için önemli mesajlar içerdiğini söyledi.
Khan: "Avustralya gençliği üzerinde yapılan birçok çalışma mevcut. Ancak mülteci ve göçmen kökenli gençler özelinde hiçbir şey yapılmamış şimdiye kadar. Bu bir sorun. Çünkü, şimdiki gençliğin yarısı ya ilk ya da ikinci nesil göçmen. Yani, bahsi geçen grup bir azınlık değil. Toplumumuzumn büyük bir parçası ve siyasetçilerimiz ve liderlerimizin onların deneyimleri hakkında bilmeleri gereken çok şey var.
Çalışmaya katılanların yaklaşık dörtte üçü yurt dışlında doğmuş.Ve yüzde sekseni de okula gidiyor.
Yüzde 49’u, geçen bir yıl içinde ayrımcılık veya adaletsizliğe maruz kaldığını söyledi.
Okulda, işyerinde, kamuya açık alanlarda ve işe başvurularında ırkçılığa tanık olduklarını söylediler.
Ankete katılanların tam olarak yarısı istedikleri kadar veya haketiklerini düşündükleri işlerde çalışamadıklarını söylüyor. Genel nüfus içinde bu oran yüzde 31.
New Soutyh Wales eyaletinden Çokkültürlü Gençlik Savunma Ağı da çalışmaya katılmış.
Grubun başında olan Alex Long, çokkültürlü gençleri işe almanın işverenlerin yararına olduğunu söyledi.
LONG: "Birden fazla dil biliyorlar. Çokkültürlü ortamlara ayak uydurabiliyorlar. Uyum sağlama yetenekleri var. Bu gençlerin topluma ve işverenlere fayda sağlama potensiyelleri gerçekten çok yüksek. Bu yüzden, onların işsiz kaldığını görmek çok üzücü.”
Anket aynı zamanda bir toplumun parçası olma hissini de inceledi.
Australian Day Parade in Melbourne 2018 celebrating multiculturalism. SBS News Source: SBS News
Avustralya’ya yeni gelenlerin dörtte üçü Avustralya’ya, yaşadıkları bölgeye ve okullarına ait hissediyor.
Long, anketin çokültürlü gençler hakkındaki olumsuz yargılara karşı güzel bir argüman sunduğunu söyledi.
“Avustralya’yı gelecek hedeflerine ulaşabilecekleri bir yer olarak görüyorlar. Toplumun geri kalanına ait hissediyorlar. Kalıtımcı olup daha iy bir Avustralya için çalışmak istiyorlar. Bu tür olumlu hikayeleri çok duymuyoruz. Basında çıkanlar genelde kanundışı işlere bulaşan Victoria’daki Afrikalı çeteler. Benzer şeyler Sydney’de de görülüyor.”
Ancak Rimi Khan yüksek oranda ait hissetme duygusunun yeni gelenler arasında yüksek olduğunu söyledi. Zaman geçtikçe bu duydu azalıyormuş.
Khan’a göre, ilk başta topluma kazandırılmak için kapsamlı yardım hizmeti alan yeni gelenler, daha sonra destek alamıyor.
Khan: Avustralya’da beş yıldan fazla kalanlar yeni gelen çokkültürlü gençlerden daha karamsar. Bu da, bu gençleri topluma entegre etmek için gerettiği kadar yardım alamadıklarını gösteriyor.
Araştırma aynı zamanda bu gençlerin aileleriyle olan ilişkisinin güçlü ancak karmaşık olduğunu gösterdi. Gençler ailelerini hem büyük bir destek hem de bir gerilim kaynağı olarak görüyor. Ailelere karşı hissedilen sorumluluk duygusu hayatın diğer alanlarını olumsuz etkiliyor.
